13 Mayıs günü dışardan ilk kez Türkiye’ye bakan birinin seçimlerin nasıl sonuçlanacağını kestirmesi kolaydı. Son altı aydır ülkede olup bitenler sonucun ne olması gerektiğini açıkça söylüyordu: Yönetimi değiştirmek! Başka çaresi yoktu. Durum feciydi ve daha kötüye gidiyordu. Dehşet verici hayat pahalılığından, onbinlerce insanın ölümüne yol açan depremin ardından yaşanan perişanlıktan,…
1 YorumEtiket: haluk şahin
Daha iyisi olabilirdi, ama yolculuk devam ediyor… 14 Mayıs bir göstergedir. ————- Evet, Türkiye Yüzyılı sona eriyor. Yanlış okumadınız, başlamıyor, bitiyor. 1923-2023! Tam yüz yıl. Cumhuriyet’in kuruluşunun yüzüncü yılı! 20 yıldır iktidarda bulunan AKP yönetimine göre asıl “Türkiye Yüzyılı” şimdi başlamakta! Parantez kapanıyor, sönük hatta yenik bir yüzyılın arkasından göklerde…
2 Yorumİzmir Gündoğdu Meydanı’ndaki büyük mitingi gördükten şöyle düşündüm: “Bu seçimin sonucu ne olursa olsun, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!” Daha birkaç yıl önce bir araya gelmeleri mucize sayılacak beş benzemez (pardon “altı”) liderin eşleriyle birlikte o mahşeri kalabalığın önüne çıkıp kalp işareti yapmaları gerçekten derin simgesel anlamları olan “ikonik”…
1 YorumSonlarına yaklaştığımız seçim kampanyasının en utanç verici anı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Adıyaman’da bir mezarlıkta yuhalanması ve hakarete uğraması idi. Bir yobaz, Kılıçdaroğlu’nu Fatiha okumasını bilmemekle suçluyordu. Yobaz sözcüğünü özellikle kullanıyorum. Nedenini birazdan açıklayacağım. O Kemal Kılıçdaroğlu ki, dinsel konularda hiçbir zaman kırıcı söyleme başvurmamış, İslami çevrelerle partisi arasındaki ilişkilerin…
1 YorumLisedeyken, dünyada olup bitenlere çok ilgi duyan, “İmam” lakaplı milliyetçi bir coğrafya hocamız vardı. Dünya karıştığı zaman pek memnun olur, “Karışsın, karışsın ki, aradan biz sıyrılıp çıkalım!” derdi. Hayatta olsaydı acaba şu andaki siyasi manzaramıza ne derdi? Durumun çok karışık olduğunu şüphesiz kabul ederdi. Her yer her yerde, kimin adayı…
3 YorumGittikçe kızışan seçim kampanyasını nasıl izleyelim? Özellikle Amerikalıların yaptığı gibi, bir at yarışı gibi mi? O zaman gözlerin anketlerde olacak; atların pistteki yerlerini sürekli izleyeceksin! O bunu geçti, bu geride kaldı, filanca at koptu geliyor…. En kolay ve heyecanlı yöntem bu. Ne var ki, anketlere güvenilmediği için pek çok kişi…
1 YorumÖyle ya da böyle, bir dönemin defterini dürmek üzereyiz. Geçen yazımda, güvenilir kamu araştırmalarına göre Millet partiler grubunun adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı seçilme şansının Cumhur partiler grubundan daha yüksek olduğunu yazmış ama bir şart koymuştum: Eğer şu an ile seçim günü arasında olağanüstü bir şeyler olmazsa… Geçen hafta böyle bir…
Yorum BırakSonuç ufukta göründü: Türkiye normal bir demokrasi olsaydı seçimi kimin kazanacağını değil, seçimden sonra yeni yönetimin neler yapacağını tartışıyor olurduk. Çünkü Türkiye normal bir ülke olsaydı, güvenilir kaynakların yaptığı kamuoyu araştırmalarına bakarak 14 Mayıs’ta Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı seçileceğini yüksek sesle iddia edebilirdik. Anket piyasasının nasıl bir panayır olduğunu biliyorum. Etrafta…
2 YorumSeçime katılabilecek partiler belirlendi. Tam 36 partinin yarışa kabul edildiği ilan edildi. Müthiş bir ideolojik çeşitlilik göze çarpıyor. Faşistten goşiste, ayrılıkçıdan fütuhatçıya, Türkçüden ümmetçiye, yeşilden pembeye her görüş, her renk var. İdeolojik yelpaze kanatlarının böyle çoğalmasını, kusurları pek çok olan demokrasimizin bir başarısı saymalıyız. Bölgesel temsil gibi ideolojik temsilin güçlenmesi…
2 Yorum